İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat’ın sağlık durumu ve tahliye umudu

Mahir Bey’in sağlık durumunu biz aslında hakkında soruşturma başladığı andan itibaren soruşturma makamlarıyla paylaşmıştık. Kollukta ve savcılıkta ifade ettik. Çok kapsamlı raporlar sunduk. Gördüğü kanser tedavisi, uyku apnesi ve hipertansiyona bağlı kalp krizi riski olduğunu belirttik. Mahir Polat’ın altı adet stenti var. Sağlık sorunları nedeniyle cezaevi koşullarında takibe muhtaç. Mahir Bey’in kaldığı koğuş aslında tek başına kaldığı bir oda. Dünden önceki gün akşam saatlerinde hipertansiyon durumu ile karşı karşıya kalmadı ve tansiyonu yükseldi. Acil müdahalede bulunuldu ve dilaltı hapı verdiler. Cezaevinin içerisinde bulunan hastanede yeterli tetkiklerin yapılabileceği mekanizma ve doktor olmadığı için dün Silivri Devlet Hastanesi’ne sevk edildi.

Soruşturmanın içeriği itibariyle Mahir Bey’le ilgili bir şey olduğunu düşünmüyoruz ama tutuklama yönünde bir karar var ise ölçülü kapsamında sağlık durumunu gözeterek adli kontrol verilmesini istedik. Yaşanılan bu durum Mahir Bey’in sağlığı üzerinde çok olumsuz neticeleri gündeme getirdi. Silivri Devlet Hastanesi’ne sevk edilmesinin ardından savcılığa yeniden itirazımızı yapmıştık. Savcılıktan tam teşekküllü bir devlet hastanesine heyet rapor almak üzere sevk edilmesi talebinde bulunduk. Kısa sürece önce Marmara Kapalı Ceza ve İnfaz Kurumu, savcılığın bu talebimizi kabul ettiğine dair yazının düştüğü haberini aldık. Kalp Damar Cerrahisiyle ilişkili bölümü devlet hastanesine sevk edileceğini söyleyebiliriz. Soruşturma savcısı buna izin verdi. Şu an bizim öncelikli endişemiz sağlığını muhafaza etmek elbette. Tabii bunun da ön koşulu olarak orada bulunduğu durum itibariyle yeniden böyle bir şeyle karşılaşmaması ve günün sonunda sağlık durumunu stabil hale getirmek. Sağlık durumunun takibinin yapılabilmesi için tahliye olmasını bekliyor ve umuyoruz. Mahir Bey’in özgeçmişi, bulunduğu pozisyon ve söylemleri itibariyle siyaset üstü bir kimlik olarak biliniyor. Her taraftan bu yönde destekler olduğunda görüyoruz. Bu durum taleplerimiz ve haklılığımız konusunda kanaatimizi güçlendiriyor.

Cezaevi koşullarında bulunmasının tehlikeli olduğuna dair bir rapor geldiği durumda tahliye imkanının olduğunu ve bu durumun önünün açıldığını söyleyebiliriz.